SON DAKİKA
Diyarbakır Selahattin Eyyubi Devlet Hastanesi’nde…
Fırat başkan ilk sözünü tuttu:…
İş İnsanı Saffet Çerçi’den Mübarek…
Diyarbakır bir değerini kaybetti! İhsan…
Ak Partinin Kaleminin Kırıldığı Günler; Roboski
Analist Mahmut Şimşek'in 19.07 2016 Uzay Haber Tv. programında ki konuşması
Ak Partinin Kaleminin Kırıldığı Günler; Roboski Günleridir-2 Ak Partinin kaleminin kırıldığı, kırılmaya çalışıldığı günler; Roboski Günleridir. Kim ne derse desin. O gün, Roboski'nin faillerini açıklayamaz durumunda, iktidarın tutulması, o gün, Ak Parti iktidarının kaleminin kırıldığı, içte ve dışta kırılmaya çalışıldığı gündür. İşte bugün yaşadığımız Harp Oyunu, komuta kademeli olmayan, karmaşık heterojen bir harp oyunu, seyrettik. Yani Karacıdan, Havacıdan müteşekkil bir harp oyunu, heterojen-karmaşık- bir harp oyunu seyrettik. Bereket iktidarın ve Başbakan'ın, Başkan'ın dirayetli açıklamalarına, halkın duyarlı davranışını gördük. Yani gündüz gözüyle-akşam gözüyle uykuda bu halk, onuncu veya altıncı defa yakalanmadı. Şimdi, bu tarz bir müdahalenin kime yarayabileceği önemlidir. Elbette ki bu kalkışmanın yarını mutlaka olacaktır. Bu kalkışmaya girişen iç unsurlar, dış unsurlarla bir süre sonra belki tahmin edemeyeceğimiz üç ay mı olur, üç yıl mı olur, ama mutlaka yeniden stratejik bir müdahaleye girişeceklerine inanıyorum. İşte tam da burada; bizimle ayakta olan kitleleri iç sosyal olaylardan biri birine vurdurmadan, biri birine karşı çatıştırmalara yönelik olayların önüne geçmeye çalışarak, çok dikkatli ve titiz bir adalet yönetimi mekanizmasını sorgulamak ve kurgulamak lazım… Bakın provokasyonlar çok önemli. İsmini vermeyeyim, dün Devlet Başkanının baş danışmanlarından biri, siyasi tecrübesi olan bir insan, bir unsur şöyle dedi:”Biz önümüzdeki günlerde darbelere karşı halkı hazırlıklı ve duyarlı kılmak için, 'silah ruhsatı' ile ilgili bir çalışma yapacağız.” dedi. Türkiye gibi heterojen(karmaşık ) bir ulus devlette bu silahlanmayı devlet eliyle yapmak, çok da akıllı bir gidişata işaret etmez. İç barışa da işaret etmez. Bu devletin dünyada dördüncü büyük ordusu var, elhamdulillah ve on binlerce polisi var. Yani oturmuş bir devlet kurumu, iki bin yıllık bir deneyimi var. Ever bizim halkımız Antifaşist mücadelesinde, Demokrasi ve Barış mücadelesinde, Kardeşlik ve Eşitlik mücadelesinde adam gibi tavrını koydu ve bize bir şeyler gösterdi. Bu heterojen karmaşık darbe kalkışması emir komuta zinciri içinde olsaydı, belki bugün (bu sütüdyoda) gördüğünüz bu dört insandan ikisi, üçü belki de dördü de burada olmazdı. Başka yerlerde olurlardı. Bu karmaşıklığı ne yapacağız, insanımıza, ordumuza, var olan hareketlerimize, kültürümüze, demokrasiye olan inancımıza bakıp yeniden daha az agresif, daha yanlışsız, daha antidemokratik bu ülkenin gelişim, değişim ve dönüşümünü, sistemin yeni bir rejim değişimine gittiğini, bu on yılda karşılaştığımız olaylara; 28 Şubata tut, post modern 27 Nisan'a tut, 17-25 Aralık'a tut, 15 Temmuz' a tut. Bütün bunlar bir bakıma bize birer musibettir. Bence, bizim başımızdakiler, parlamentodakiler, parlamento dışındaki insanlar… , demin bir cümle kullandım. Öneri mahiyetinde; bu kent dahil, Türkiye genelindeki her sivil toplum örgütü, her demokratik kitle örgütü, her parti hafta sonlarında kendi üyeleriyle yapacağı toplantılarda, durum değerlendirmesi yaparak, alanlara niye gittiğini, nasıl gittiğini, nedenselliğini değerlendirmeli ve bu tür belalara karşı kendini yenilemelidir. Yükleniyor...
|