SON DAKİKA
![]() ![]() ![]() ![]() ASTIM VE KOAH HASTALARI HEKİME DANIŞMADAN ORUÇ TUTMASINLARDiyarbakır Eğitim ve Araştırma Hastanesi (DEAH) Göğüs Hastalıkları Uzmanı Dr. Serdar Polat , oruç tutan Kronik Obstrüktif Akciğer Hastalığı (KOAH) ve astım bronşektazi akciğer hastalarının sıcak havalarda daha çok dikkat etmeleri gerektiğini belirterek, oruç tutacak astım ve KOAH hastalarının da hekime danışmadan oruç tutmaması gerektiğini söyledi.![]()
Bir Akciğer hastalığı olan KOAH'ın özellikle izlenmesi gereken bir hastalık çeşidi olduğunu belirten Dr.Serdar Polat, akciğerlere hava taşıyan hava yollarının, zamanla bir ağacın dalları gibi doğru gittikçe küçüldüğünü belirtti. Polat, "Her bir ince dalın sonunda minik baloncuklara benzer çok sayıda hava kesesi vardır. Sağlıklı kişilerde bütün hava yolları açık ve temizdir. Her bir minik hava kesesi havayla dolar. Daha sonra hava çabucak dışarı çıkar. KOAH, astım ve bronşektazi gibi kronik akciğer hastalarının özellikle yüksek seyreden sıcak havalarda, hava yollarının hijyeni için dikkatli olmaları gerekmektedir" dedi.
"SIVI KAYBINA DİKKAT" Yüksek sıcaklığın, solunan havadaki nemi artırıp, oksijen yüzdesini azatlığını belirten Dr. Polat, bir diğer hususun ise yüksek sıcaklık ve nem sonucu, doğal olarak vücutta sıvı kayıpları meydana geldiğini söyledi. Dr. Polat, "Tüm bu nedenle KOAH, astım ve bronşektazi hastaları oksijen açlığına ve sıvı kaybına uğrar. Bu durum balgam sulandırma yeteneğini azalttığından kuru yapışkan balgam oluşmasına yol açar. Bu kuru yapışkan balgam, hem hava yollarını tıkar, hem mikroorganizmalar için besin kaynağı olur. Böylece hastalığın alevlenme dediğimiz ağırlaşma tablosu ortaya çıkar. Bu yüzden hastalıkları ağır evrede seyreden hastaların, oruç tutmamaları, diğer evredeki hastaların ise iftarlarını açtıktan sonra en az iki litre içilebilir temiz su almalarını öneriyoruz. Özellikle ağır KOAH ve astım bronşektazi akciğer hastalığı olan kimselerde bu durum, ileriye dönük kalıcı sorunlar bırakabilir. Hastalarımızın beslenmelerine çok dikkat etmeleri ve ayrıca ilaçlarını aksatmamaları gerekmektedir" şeklinde konuştu. Ramazan ayında oruç tutmak isteyen Astım ve KOAH hastalarının doktorları danışması gerektiğini vurgulayan Dr. Polat, “Astım toplumda en sık görülen kronik hastalıklardan biridir. Astım hastalarının %50-90’da reflü olduğu saptanmıştır. Bunun nedeni astımın mide başını saran kasları gevşetmesidir. Bu durumda midedeki asitli içeriğin yemek borusuna kaçışı kolaylaşır. Reflü varlığında midedeki asitli içerik yemek borusundan yukarı kaçarken soluk borusuna da kaçar. Soluk borusu ve hava yollarına asitli mide içeriği kaçması zaman zaman öksürüğe, zaman zaman da hava yollarında daralmaya-spazma yol açar, bu da astım ataklarını tetikler. Reflü ve astım arasında anlamlı bir ilişki vardır. ![]() Bu nedenle astım hastalarının beslenme düzenlerine özen göstermeleri, küçük porsiyonlar haline az az ve sık yemeleri gerekir. Yağlı, baharatlı asitli gıdalardan, kakaolu tatlılardan uzak durmaları gerekir. Özellikle gece geç saatte yatmadan hemen önce yenen yemekler sıklıkla reflüye neden olur. Ramazan ayında oruç nedeniyle tüm gün aç kalındığı için akşam iftarda normalden fazla yenir. Bu da reflü gelişmesine; dolayısıyla astımın alevlenmesine yol açar. Sahurda yemek yiyip tekrar yatmak da yine reflü nedenidir” diye konuştu. Astım hastaları sabah ve akşam ilaç kullanmalı Astım hastalarının sabah ve akşam ilaçlarını kullanması gerektiğini de sözlerine ekleyen Dr. Polat, “ Oruç tutmanın astım hastalarına bir etkisi de uzun süren susuzluğa bağlı olarak balgamlarının koyulaşmasıdır. Herkes için en iyi balgam en iyi balgam söktürücü sudur, bu astım hastaları için ciddi derecede önemlidir; çünkü astım hastalarında hastalıklarına bağlı olarak koyu yapışkan balgam üretilir ve bol su içildiğinde bu balgam yumuşar kolayca öksürükle çıkar ve onların tıkanmalarını engeller. Oruç sırasında bütün gün susuz kalan astım hastaları bu koyu balgamı çıkartmakta zorlanır ve astımla ilgili yakınmaları artabilir. Özellikle hava sıcaklıklarının çok yüksek seyrettiği bu yaz aylarında vücudun susuzluktan korunması gerekir. Ayrıca ilaç tedavisi altında olan astım hastalarının sabah akşam kullanması gereken ilaçlar aksadığında hastalık bulguları artabilir. Özetle bütün kronik hastalarda olduğu gibi çok ağır astımlı hastaların ve yaşlı ve astımlı hastaların oruç tutması sağlık açısından önerilmez” dedi. Dr. Polat, oruç tutacak olan astım hastalarının ise şunlara dikkat etmesi gerektiğini belirtti: ![]() * İftarda ne kadar aç olurlarsa olsunlar bir anda çok fazla yememeli, yavaş yavaş aralıklı yemeli ve hafif yemekler tercih etmeliler. * Yatmadan iki saat önce yemek yemeyi sonlandırmalılar. * İftarda ve sahurda bol su içmeliler. * Sahurda yemek yedikten sonra hemen yatmamalı iki saat sonra yatar pozisyona geçmeliler. * İlaç saatlerini doktor kontrolü altında yeniden düzenlenmeliler.kesinlikle doktoruna danışmadan oruç tutmamalıdır ileriye dönük kalıcı önlemi alınmayan hastalıklara sebepiyet verir
İLGİLİ HABERLER
İlgili Haberler
|