SON DAKİKA
![]() ![]() ![]() ![]() ARAŞTIRMA HASTANESİ ORTADOĞU’DA ADAY
Genel de Diyarbakır denilince özellikle Batı illerimizde yaşayan insanlarımızın algısı ve kafasında savaş, çatışma, çocukların polisleri taşlaması, saldırılar, ölümler ve şiddet vardır. Eğitimsizlik, yoksulluk ve cehalet diz boyudur. Diyarbakır’a tayin istenmez, Üniversitesinde çocuk okutulmaz, askere gitmek istenilmez, esnaflık yapılmaz ve güvensizdir Diyarbakır.
Medyanın etkin gücüyle, siyasetçilerin bu güce kürek çekmesiyle, PKK ve BDP’nin bu algının yaratılması için çaba göstermesiyle, Belediyelerimizin kendi aslı alanlarından sıyrılıp siyasetle uğraşmasıyla, STK’larımızın sessiz kalmasıyla ve halkımızın her şeyi kanıksamasıyla yaratılan bu algı ve görüntüyle Diyarbakır’a ve Diyarbakır halkına da çok büyük haksızlık yapılmaktadır. Oysa ki yaratılan tüm bu kirli dezenformasyon, manipülasyon ve olumsuz görüntülere rağmen Diyarbakır’da çok güzel şeylerde oluyor. Bu tablonun aksine eğitim ve sağlık alanında güzel şeylerde yapılıyor. Diyarbakır’ın artık güzel, güvenilir yönleriyle anlatılması ve yalan yönlerinin bertaraf edilmesi lazımdır. Örneğin Diyarbakır Bölge Eğitim ve Araştırma Hastanesinden görüştüğüm bir yetkilinin bana aktardıklarından gerçekten bir Diyarbakır’lı olarak mutluluk duydum. Söz konusu yetkili; özellikle aslen Adıyaman il’i Besni ilçesinden olan, 17 yıldır Diyarbakır’da yaşayan Başhekim Prof. Dr. Yusuf Yağmur’un çabalarından söz etti. Söz konusu Başhekim; 2010 yılının Şubat ayında Ergani yolu üzeri Üçkuyular mevkiinde bulunan Diyarbakır Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne başhekim olarak atanmış. Atanır atanmaz da kolları sıvamıştır. İhtiyaç duyulan bütün cihazları getirip, deneyimli bir kadro ile hastaneyi hizmete açarken, diğer yandan da Merkez Sur İlçesi Dağkapı semtinde bulunan eski Devlet Hastanesi binası ve eski Göğüs Hastanesi'ni de bünyesine katarak, devasa bir sağlık tesisi oluşturmuştur. Ameliyathaneler, Sterilizasyon, Laboratuar ve Görüntüleme Yöntemleri, Destek Hizmetleri, Personel, Otomasyon ve Bilgi İşlem, Temizlik İşleri, Koruma ve Güvenlik Sistemleri ile 7 gün 24 saat aralıksız sağlık hizmeti sunan bir konuma gelen Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde, Yemek, Arşiv, Dış Çevre ve Binaların İç Mimarisindeki Düzenlemeler, Hastaneye ulaşımla ilgili problemlerin çözülmesi, Konferans salonu ve idari bina girişinin planlanması gibi bütün altyapı ihtiyaçları belirlenen program dahilinde tamamlanmıştır. İki blok ve toplam 21 klinikten oluşan yataklı kısımlara yönelik kliniklerin bölümlere dağılımı ile birlikte toplam 273 ayrı odada 546 yatak, hasta yemek masası, mini buzdolabı, LCD televizyon, klima, tuvalet ve banyo olacak şekilde tamamlanmıştır. Ayrıca yoğun bakım üniteleri ile ayaktan tedavi ünitelerinde (acil servis, onkoloji ve Günlük Tedavi Merkezi ile hemodiyaliz ünitesi) ile toplam 595 tedavi yatağı tedarik, kliniklerde müdahale odası, hemşire ilaç hazırlama ünitesi donanımı için gerekli malzemeler temin edilmiştir. Bu kadarda değil. Ortadoğu’da en büyük hastane olmaya aday olan bu hastanede başka devrimlerde yapılmıştır. Doğrusu en kısa sürede de görmeyi isterim. İlk defa bir profesörün devlet hastanelerinde poliklinik hizmetlerinde bulunan hastane hiçbir ek ücret ödemeden bir profesörden sağlık hizmetini de veriyor. Hastanede kurulan VIP odalarla herkese aynı ve eşit hizmet veriliyor. Hastane Başhekimi Prof. Dr. Yağmur; artık hiçbir hastayı ileri merkezlere göndermek istemiyor, çünkü gerekli bütün imkânlar, hastanede mevcut olduğunu söylüyor. En zor cerrahi müdahaleler bile hastanede başarılı bir şekilde yapılmaktadır. Söz konusu yetkili; Başbakan’ın ve Sağlık Bakanlığının katkı ve destekleriyle ayrıca 6 yataklı yanık merkezi yapmaya başladıklarını böylece 1 ay içinde tek kişilik yoğun bakımlar ve ameliyathanesi olan bölgenin en büyük yanık merkezinin 3. derece ciddi hastaları tedavi edeceğini belirtti. Organ nakli için Sağlık Bakanlığından bir heyet gelerek gerekli araştırmayı yapıp, gerekli izin verilmiş, hastane bünyesinde bütün gerekli donanım ve altyapı hazırlanmış ve Haziran ayı itibariyle organ nakli için startı da verilecektir. Geçtiğimiz günlerde Böbrek nakli başta olmak üzere genel anlamda organ naklinin Diyarbakır Eğitim ve Araştırma Hastanesinde başarılı şekilde 3 hastaya böbrek nakli de gerçekleştirilmiştir. Caminin alt katı, hasta yakınları için dizayn ediliyor. Aynı anda 150 kişi burada yatabilecek. Buradaki amaç, özellikle ekonomik durumu elverişli olmayan ve Diyarbakır dışından gelen hasta yakınlarının rahatlıkla kalabilmesi için tasarlanıyor. –Ki bana göre en önemli hizmetlerinden biride hasta ve hasta yakınlarının barınma sorunudur. Çünkü Ankara’ya gelen hasta ve hasta yakınlarının ne kadar da perişan olduklarını biliyorum. Prof. Dr. Yusuf Yağmur’un “Ortadoğu’nun Sağlık Üssü olacağız demiştik. Ben ve mesai arkadaşlarım, bu hedef doğrultusunda emin adımlarla ilerliyoruz. Nitekim Diyarbakır ve Güneydoğu’nun dışında artık hem Ortadoğu ülkelerinden, hem de ülkemizin Batı bölgelerinden hastalar gelmeye başladı. Böylelikle Sağlık Turizmi konusunda da bir hayli mesafe almış duruma geldik. Böylece devasa bir bekleme salonu, yeşil, sarı ve kırmızı arenalar düzenlenerek daha iyi hizmet verilecek modern acile dönüştürülecektir. Hastanede 12 ameliyat salonu var. Bunlara 6 tane daha eklendi. Üstelik bunların iki odası organ nakli ameliyathanesi olarak kullanılacak. Hastanede daha kısa süre önce 4 hastaya başarılı bir operasyonla böbrek nakli yapıldı. Hastalar, iyileşip taburcu bile oldular” dediğini de aktardı. Hiç şüphesiz ki; eğitim, sağlık, adalet, ekonomi ve bütün yaşamsal alanlarda her il’e aynı oranda eşit ve adil bir şekilde hizmet götürmek devletin asli görevidir. Ve devlet dediğimiz aygıt da zaten bunun için vardır. Bölgeler ve iller arasından geliri dağılımındaki ve hizmet götürülmesindeki adaletsizliğin giderilmesi de devletin görevidir. Başta Diyarbakır ve bölgenin bütün bölge illerine şimdiye kadar bu tür hizmetlerin götürülmemesi ve gelir dağılımındaki adaletsizliğin giderilmemiş olmasının günahı ve vebali geçmiş iktidarların boynunda ebediyetten asılı duracaktır. Bu noktada Diyarbakır’da söz, yetki ve kanaat sahibi olan insanlarımızın “Diyarbakır’ın hasretinden prangalar eskittim” demelerinden ziyade, Diyarbakır ve Diyarbakır halkına olan sevgilerini somut hizmetlere dayandırarak göstermeleri gerekmektedir. Bu anlamda Araştırma Hastanesinde emeği geçen başta Başhekim ve bütün çalışanları kutluyorum.
Yükleniyor...
|