SON DAKİKA
![]() ![]() ![]() ![]() Açılsın kapılar şen olsun gönüller
NAMIK DURUKAN
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın daveti üzerine Kürtlerin ünlü ozanı Şıvan Perwer’le birlikte Diyarbakır’a çıkarma yapan Irak Kürdistan Bölge Başkanı Mesut Barzani’nin ziyaretine ilişkin yankılar hâlâ sürüyor.
Ziyarete yönelik birçok iddia öne sürülse de yorumlama açısından Kürtlerin iki cepheye ayrıldıkları açık bir şekilde görüldü. Diyarbakır programında her ne kadar Başbakan Erdoğan’ın ağzından ilk kez “Kürdistan” lafı çıksa da gündem Barzani ve Şıvan’ın seçim arifesinde Diyarbakır’a gelmesi üzerinde yoğunlaştı. BDP kanadı, gezinin Ak Parti’nin seçim propagandasına hizmet ettiği iddiasını gündeme getirdi. Karşı cephedeki Kürtler ise ziyaretin Kürtler arası ilişkiyi güçlendirdiği görüşünü dillendirdi.
Suriye’nin Rojava bölgesinde PYD ile Barzani’ye yakın gruplar arasında yönetimden kaynaklı sorunların sürmesine Diyarbakır gezisinden kaynaklı sorunun da eklenmesi PKK-KDP arasındaki gerilimi arttırdı. Barzani’nin ziyareti sonrası iki taraf arasındaki söz düellosu eski defterlerin açılmasına yol açtı. Taraflar birbirlerini geçmişte yapılanlar üzerinden vurmaya çalışırken savaş sosyal medya üzerinden devam etti.
İki tarafı bir araya getirmek için arabulucu girişimleri sürerken Barzani’nin Diyarbakır ziyareti, meyvelerini kısa sürede verdi. Barzani Erbil’e döndükten sonra yeğeni Neçirvan Barzani, Kürdistan Bölgesel Başbakanı sıfatı ile Ankara’ya gelip petrol ve gaz satışı konusunda 6 anlaşmaya imza attı.
Hayal kırıklığı olsa da umut hep vardı
Sadece petrol konusunda değil, uzun süredir gündemde olan Türkiye’den Kürdistan bölgesine açılacak sınır kapıları konusunda da kağıt üzerinde anlaşmaya varıldığı haberleri geliyor. Sınır kaplarının açılması bölge halkı açısından büyük önem taşıyor. Haberin duyulması, gelirinin büyük bölümünü İran ve Irak’la sınır ticareti üzerinden sağlayan halkı umutlandırdı. Aslında umutlu bekleyiş yıllardır sürüyor. Şemdinli Haber gazetesinden Azer Demir yazısında, sınır kapılarının açılmasına yönelik hükümet kanadından yıllardır umut verildiğini ancak umutların seçim malzemesi olmaktan öteye gitmediğine vurgu yaptı. Sınır kapılarında umutlu bekleyişin hüsrana dönüştüğünü aktaran Demir, kapının yılan hikayesine dönmesini şu sözlerle aktarıyor:
“Bundan önceki yerel seçimlerde sınır kapısının açılması umutları verildi. Vaatler verildi. Bir anda gündeme oturdu. Ancak yerel seçimler geldi geçti ve hiçbiri yerine getirilmedi. Umutlar yerini hüsrana bıraktı. Milletvekili seçimleri geldi geçti aynı umutlar ve vaatler verildi. Yine hüsran ile sonuçlandı. Son olarak sınır kapısını açılması yine gündeme düştü ve yeniden umutlar yeşerdi. Gümrük memurları bile atandı. Oysa atanan gümrük memurlarının görev yapacağı ne bir sınır kapısı açıldı ne de barınakları kuruldu.”
Açık görünmesine rağmen hep kapalı kapılar
Sınır kapılarının işler hale getirilmemesi sürecini Demir “Yani tarih tekerrür etti. Daha önce tarihin tekerrür ettiği gibi. Bilindiği üzere 1998 yılında dönemin Dış Ticaret Müsteşarı Kürşat Tüzmen Şemdinli İlçesi’nin Irak sınırını ziyaret ederek burada açılacak sınır kapısını gümrük binalarının temellerini attı. Aslında bina demeye bin şahit lazım. Küçük bir nöbet kulübesinin temellerini attı. Kulübe yapıldı. Sınır kapısı açık göründü. Yıllarca hep böyle açık göründü. Ancak yıllarca ne resmi bir giriş yapıldı nede herhangi bir vatandaşın pasaport işlemleri yapıldı.” sözleriyle aktarıyor.
Resmi olarak açıkmış
Sınır kapılarındaki sorunlarla ilgili Demir “Resmi olarak açık görünen ve yıllarca hiçbir işlem yapılmayan Derecik Sınır Kapısı Haziran 2011’de yeniden Bakanlar Kurulunda geçildi. Ve kapının açılması için adımlar atıldı. Nisan 2013’te yine hala açılmayan sınır kapısı için 1 Gümrük Müdürü 2 Gümrük memuru atandı. Ataması yapılan gümrük müdürü ve gümrük memurları Hakkari’de göreve başladı.” derken sınır kapısının 1998’den beri açık görünmesine rağmen hâlâ açık olmadığını ve sözlerin ne zaman tutulacağının merak edildiğine vurgu yapıyor.
PKK’nın aktif faaliyet alanı olması nedeniyle bölgedeki sınır kapılarının açılmamasını “terör” gerekçesine bağlayan Hükümet’in artık geçerli bir mazereti kalmadı gibi. Çözüm süreci kapsamında aylardır bölgede tek bir silah sıkılmadı. Irak sınır hattında ise halk sürecin keyfini çıkarıyor. Her açıdan olumlu havanın esmesine rağmen iş alanındaki sıkıntı halkın belini kırıyor. Oysa sınır kapılarının faaliyete geçmesi kaçakçılığı bitirmekle birlikte bölgede ekonomiyi şaha kaldırabilir.
Irak'a 5 yeni sınır kapısı
Barzani’nin Diyarbakır ziyareti, Kürdistan bölgesi ile Türkiye arasında ekonomik alanda kısa sürede etkisini gösterdiğine yönelik bir gelişme kaydedildi. Hakkari halkı umutla hüsran arasında gidip gelmeye devam ederken bu kez Gümrük ve Ticaret Bakanı Hayati Yazıcı önemli açıklamalar yaptı. Enerji Gazetecileri ve Medya Derneği üyeleriyle Ankara TOBB Sosyal Tesislerde bir araya gelerek akaryakıt kaçakçılığıyla mücadele konusundaki faaliyetlere ilişkin bilgi veren Yazıcı, ikisi Hakkari'de; Üzümlü ve Derecik gümrük kapıları. Üç tane de Şırnak'ta; Gülyazı, Aktepe ve Ovaköy’de gümrük kapısı açmak için Irak yönetimi ile çalışma sürdürdüklerini söyledi. Yazıcı, anlaşmanın yakın olduğunu ise “Sanırım yakında bir heyet geliyor. O heyete bu tür anlaşmaları imzalama yetkisi verilebileceğini ifade etti. Onun da gerçekleşmesi halinde biz bu kapılarla, bu köprüyle ilgili icraata başlar hale geleceğiz" sözleri ile dile getirdi.
İnsanlarımız ölmeyecek
Kürdistan bölgesine açılacak sınır kapılarına işlerlik kazandırılması bölge ekonomisi üzerinde hiç şüphe yok ki büyük etkisi olacak. Özellikle Şırnak ve Hakkari kentlerinde işsizlik tamamen ortadan kalkacak. Bölge halkı ürettiklerini Erbil, Süleymaniye ve Dohuk pazarlarında zorlanmadan satabilecek. Sınır ticareti kapsamında çay, sigara, şeker ve petrol ürünleri getirilebilecek. Bu ürünleri kaçak geçirmeye çalışırken Roboski trajedisinde olduğu askerin ateşi ile toprağa düşen yüzlerce canlara yenileri eklenmeyecek. Kaçağa gidip gelirken ölümün kıyısında seyreden insanlarımızın tamamı serbest ticaret yapmanın sevincini yaşayacak ve hepsi birer ticaret erbabı olacak.
Halkın her defasında umutlandığı, sonrasında ise hayal kırıklığı yaşadığı sınır kapılarının açılması umarım bu kez gerçekleşir.
Hakkarili ve Şırnaklı insanlar, bunun bayramını kutlamak için artık gün saymak istiyor!
Not: Milliyet gazetesi’nin Güney ekinden alınmıştır. Yükleniyor...
|