SON DAKİKA
![]() ![]() ![]() ![]() BACASIZ FABRİKAMI ACABA?-1
Bugünkü yazımıza Mevlana Celaleddin’i Rumi’nin şu veciz sözü ile başlamak istiyorum:
Teslim olduğun ne ise, Teselli bulduğun da odur. Teslimiyet yalnızca Allaha’dır. Allah’a teslim ol ki teselli bulasın! (Mevlana) Şeyh Ne Demektir? Şeyh kelimesi Arapçada ihtiyar erkek, lider, başkan anlamlarına gelmektedir. Tasavvuf ıstılahında ise, kâmil ve mükemmel mürşid, manen ve ahlaken olgun ve olgunlaştıran irşad vesilesi kimse demektir. Şeyhler Üç Türlüdür: 1. Sahte şeyhler. 2. Samimi fakat nâkıs şeyhler. 3. Gerçek Şeyhler: Önem arz eden konulardan olan şeyhler konusunun ilki olan Müteşâyih(Sahte Şeyh) Kimdir? Konusunu ele alacağız. İşte bu sahtekâr ve düzenbaz insanlara "müteşâyih"( "tefâul" babından isim-i fail'dir. İlim, sahibi olmayan, cahil insanların bilgiçlik taslamalarına "Teâruf-i câhilâne" denildiği gibi, gerçekten, mârifet ehli, evliya, şeyh olmadığı ve hakikî manada bir ermişliği olmadığı halde, baba ve dedelerinin Sâlih insanlar, şeyh veya temiz kişiler olmasını ileri sürerek; Kendilerinin de marifet ehli, ermiş, şeyh veya evliya olduğunu iddia edenlere de "Müteşâyih" denir. Tasavvuf tâbiri olan Müteşâyih, şeyh olmadığı halde şeyh gibi görünen, sahte şeyh, şeyhlik taslayan kişi demektir. Buna "müteşeyyih"te denir. yani sahte şeyh denilir. Müteşâyih'lerin İslâm dinine vermiş olduğu zararı hiçbir din düşmanı vermemiştir. Din kisvesine bürünüp, saf Müslümanların tertemiz duygularını istismar eden insanların bu yolda kazanmış oldukları her türlü mal, para ve maddî çıkar, fahişelerin kazançları ile aynı kategoride değerlendirilir. Bunlar ne şeriatten ne tarikatten haberi olmayan zındıklardır. Bunlar veya bunların yardakçıları cahilleri yalan kerametlerle kandırıp, okun yaydan çıktığı gibi insanları islamdan uzaklaştırırlar. Bu münafıklar paragöz kimseler olup, müridlerinin malına ve namusuna göz dikecek kadar alçaktır. Yüzyıllardır yeryüzü genelinde ve bilhassa bizler Türkiye de yaşadığımız için sahte Şeyhlik denilen bir hurafenin hüküm sürdüğü herkesin malumudur. İnsanları gerçek hedeflere ulaşmaktan alıkoyan başında gelen kara cehalet, sahte şeyhlik müessesesinin de bu kadar uzun zaman ayakta durmasında başrolü oynamış ve oynamaktadır. Bu yüzdendir ki; bu sahte şeyhlik’e inanan daha doğrusu aldatılan yüz binlerce, hatta milyonlarca insan, asırlarca geri kalmış, halen de benliğini idrak edemeyerek geriliğin karanlık çukurlarında kıvranmaktadır. İnsanoğlunun dünyayı kendisine dar görüp, bu alanda bilfiil yarışa girmiş bulunmasına mukabil, ne olduğunu ve nereye gideceğini bilmeyerek bütün mukadderatını, sömürücü bir sahte şeyhe teslim eden insanların bu acıklı hali, haklı olarak gerçek Alim ve aydınlarda derin bir üzüntü sebep olmaktadır. İşin mahiyetini bilmeyenler, belki bu hali önemsemez ve fazla üzülmezler. Lâkin sahte şeyhlik ağının gerildiği bir ülkede yaşayan ve onun yıkıcı faaliyetlerini her gün müşahede eden bizim gibi kimseler, bütün ruhlarıyla sızlamaktadırlar. Evet, canımızdan fazla sevdiğimiz memleketimizde yüzyıllardır kök salmış olan sahte şeyhlik afetinin, nasıl vatandaşlarımızı sömürüp lâyık oldukları hayat haklarından mahrum bıraktığını her zaman görmekte ve bunun için de sonsuz üzüntü duymaktayız. Çünkü sahte şeyhler, kendilerine bağlı olan insanların iradelerine tam manasıyla hâkim olmuşlardır. O kadar ki, mürit her şeyi şeyhten bilir. DEVAMI YARIN Yükleniyor...
|