Dünya yaratılış bu güne kadar birçok millet gelmiş geçmiş o kadar teknoloji ve bilim ilerlemiş hep insanlar daha refaha ulaşması için bilim adamları çaba sarf ediyorlar.
Teknoloji ve bilimin o kadar ilerlemesine rağmen insanların bundan faydalanmasını gerekirken günümüzde insanlar birçoğu faydalanmıyorlar.
İnsanların daha rahat omları için bunların başında temizlik gelmektedir. Temizlemek ve temiz kalmak için bilim adamları o kadar gelişmiş araçları geliştirmişler bu araçları gerekli yerlerde ve zamanında kullanmamak yerine. İnsanlar bu araçlardan yeteri kadar faydalanmadığını görmekteyiz. Bu araçların zamanında kullanmadıktan sonra ne fayda verir..
Temizlik çok yönlü olduğunu temizliğin insan sağlığına ve insani ilişkiler bakımından çok önemli olduğundan dolayı üzerinden durulması gereken bir konu olduğunu.
Temizliği yapmak kurumların başında gelen belediyeler gelmektedir bu konuda belediyelerimiz sınıfta kaldığını diyebiliriz bir de şehrimizde yaşayan insanlarda şehrin temizliğinden belediye kadar olmasa da sorumlu olduğunu sadece her şey kurumlardan beklemek gerekmiyor.
Belediye ne kadar temizlik yapsa da insanlar da kendilerine düşen payı yapmadıktan sonra yapılan bütün temizlikler boşa gider temizlik insanları içinden gelen bir zarafet, nezafet, taharet duyguları olması gerekir insanların içinde bu saydığım üç duygu olmadıktan sonra ne yapsak fayda vermez. Bunun yanında fertlerin temizliği, toplumun temizliği ve çevrenin temizliği yer almaktadır.
Temizliği üç konu olduğunu söyledikten sonra bizim konumuz çevre temizliği olduğundan dolayı çevre temizliğin üzerinde duracağız. Çevre temizliğinden amacımız ne olduğunu sizlerle paylaşmak fırsatı bulduktan sonra bu konunu üzerinde duracağız ferdin temizliği toplumun temizliği başka bir gün onları da ayrı konu olarak ele alacağız. Birde İslam dini çevre temizliğine verdiği öneminden de söz edeceğiz. Çevre temizliği sadece sokaklardan ibaret değil evimizden tutun ta sokaklara kadar cevre temizliğine giren bir konu olduğunu. Bunu hem kurumlar hem de insanların üzerine düşen görevlerin olduğunu
Çevre temizliği günümüzde çok önem kazanmış bir sorundur. Bütün dünya çevre temizliğinin üzerinde duruyor örneğin sizlere basit bir örnek vermek gerekirken Evlerimize ayakkabı ile girmek çevre temizliğini ilgilendiren bir konu olduğunu. Dışarıda bu ayakkabılar her çeşit pislik ve mikropları basarak eve gelen bir kimsenin ayakkabıları ile içeri girmesi ile getirdiği toz ve mikropların, evdeki sıcaklık ile havalanıp oradakilerin nefeslerine ve yemeklerine bulaştığını söylemeye gerek var mı? Evden atılan çöpler de çevre temizliğini ilgilendirir. Bunun yanın da denizlere, nehirlere akan sulara atılan pisliklerin de çevreyi kirleten etkenlerin başında gelmektedir burada yaşayan hayvan bu atığımız atıklardan nasibini alıyorlar onlarda zehirlenerek hayatı il ödüyorlar hiç kimse bu canlı hayvanları düşünmediği gibi onlar için önlem almasını bile gerek görmüyorlar.
İslam dinine göre çöpün pis manzarası ve kokusunun ortadan kalkınası ve çöpün hiç görülmemesi gerekir. Çünkü hiçbir çöp yığınının manzarası hoş değildir. Belediye bu tür hizmetlere çok önem verme görevi ile yükümlü bir kamu kuruluşudur. Vatandaşlar sadece belediyelerin emirlerine uymakla kalmayıp, ayrıca onlara yardımcı olmalarının, dini bir görevleri olduğunu unutmamalıdırlar. Başkasının yapmaması kendisinin yapmamasına sebep teşkil etmez. Bir kimse "falanca yapmıyor ben niye yapayım" deme hakkına sahip değildir. Başkası yapmadığı zaman sen yapacaksın ki, görevini yapmış olasın.
Çevre temizliğinden maksat, insanın oturduğu, kalktığı, yanından geçtiği ve bulunduğu yere ait temizlik demektir.
Örneğin Hz. Peygamberin geçtiği yerden geçenler, oradan peygamberin geçtiğini anlarlardı. Hz Peygamber hem peygamberdi hem de bir çevreci olduğunu bize göstermektedir. Eğer bizler İslam dinini kendimize örnek almış olsaydık başkalarına gerek kalmazdı İslam çevre temizliğine çok önem veren bir din olduğunu çünkü İslam her şeyden önce insanlar verdiği önemi baktığımızda her şey Allah insanlar için yaratmış olduğunu görmekteyiz. İnsanlar İslam’ın çevreye ve insan sağlığına verdiği önemi kadar kendileri vermiş olsaydı şimdiki çevre kirliği olmazdı.
Onun için Hz. Peygamber temizliğe çok dikkat eder ve ayrıca hoş kokular sürünürdü. İşte bu, temizlikteki ziynet ve zarafettir. Kokunun da iyi olmayanı ve hoş karşılanmayanı vardır. Koku sürülürken zarif ve herkesin hoşlanacağı bir koku seçmeye çok dikkat edilmelidir. Çevre yi rahatsız edecek kokuların kullanılmaması gerekir. Bir de bazı kokuların çevreye zarar verdiğini biliyoruz. Bunları bilmemiz halinde, bilgimiz dahilinde kullanmamız caiz değildir. Eğer kokular insan sağlığını tehdit edecek durumdaysa, bu tür kokuların kullanılması bile İslam’da haramdır, helal dairesinde değildir. DEVAM EDECEK