SON DAKİKA
![]() ![]() ![]() ![]() İşi iyidir de hangi iş?İnsanoğlu iki dünyalı varlık olmasına rağmen bu kısa dünya hayatında her iki dünyasını da mamur etmekle yükümlü olmasına gerekirken, biri değerine üçüncü bir kimsenin durumunu sorduğu zaman çoğu zaman belki de her zaman bu dünyadaki hali vakti akla geliyor maalesef. Halbuki bu dünya kısa ve geçici, önemli olan diğer dünyaya hazırlıktır. İsterseniz bazı cevapları paylaşayım, size de bu cevaplar hiç yabancı gelmeyecek bence. İşi çok iyidir, evi var arabası var, Durumu iyidir iyi, bir iki dairesi bile var, Kendine saray gibi ev yapmış arazisi de var, İyidir iyi sanırım kendisi daire başkanıdır, böyle giderse yakında genel müdür olur, İşi çok iyi canım çocukları çalışıyor, eve iki üç kalemden para akıyor, Çok iyi iş yapıyor, geçende yine bir ihale aldı, Kredi çekmiş, bir çiftliği var görmeye değer, Örnek olsun diye birkaç misal paylaştım. Siz de biliyorsunuz ki çok acayip cevaplar alabiliyorsunuz. Peki hani önümüzde ebedi hayat vardı ve insanın buraya gönderilmesinin nedenlerinden birisi de, hatta asıl amacı ebedi hayatını kurtarmak değil miydi? Sahih rivayetlere göre 124 bin peygamber 313 Resul bunun için gönderilmemiş miydi? Ne acıdır ki öyle gaflete düşmüşüz ki insanın durumunu şu üç günlük dünya haline göre değerlendiriyoruz. Halbuki Yüce Allah kıyamet sahnesini anlatırken o günün sıkıntısında kişi kurtulmak için; anne babasından, evladından, eşinden ve dünyadaki tüm varlığından vazgeçmeye hazır olduğu halde yine Allah’ın azabından kurtulamıyor. Peki bu dünyaya göre iyi hali ne işe yaradı. Fi tarihte dershane işletiyordum bir binanın altı dershane, 24 dairesiyle birlikte bina komple bir şahsındı cebi de boş, orada burada dolaşır aybaşı kiraya gelirdi, az gecikince de kızardı. Bir hastalığa yakalandı ve bu dünyadan göçtü ben onun için hiç “işi iyidir” demeye dilim varmadı. Çünkü ahrete melül gitti binası da damatlara kaldı O zaman diyorum ki bir insanın hali vakti sorulunca cevap vermede ezberimizi bozalım, eğer ahretine yansıyan yönü iyiyse dua ile hayırla takdirle yad edelim eğer ührevi azığı yetersiz görünüyorsa ona göre değerlendirelim. O zaman cevaplar değişecek, şöyle ki; Evet evet İslami hassasiyeti var, helal harama dikkat ediyor, Durumu iyi sayılır elhemdulillah beş vakit namazını kılıyor, zekat verme konusunda çok hassa, mert bir kardeşimizdir, Ben onun merhamet duygusuna hayranım, akraba ve komşularını hep gözetir, Anne babasını çok önemsiyor, fazlarını eda ediyor, hatta sünnet orucunu tuttuğuna şahit olmuşum, Elhemdulillah dünyası da ahreti de mamur. Neyse fazla uzatmayayım sanırım niyetimi anladınız. Sevgili dostlar bir mümin için en zor sınav varlık ve sağlığın yerinde olmasıyla geçirilen sınavdır. Sakın ola dünyada rahat yaşayan insanlara imrenmeyelim. Bakın bakayım Kaç peygamber kaç veli bu dünyanın şatafatı içinde yaşayabilmiştir? Bu dünyanın imkanlarını ahrete feda edemiyorsak mal mülk ne işe yarar, üstelik eğer buradaki kazanımlarımız ahretimize engel oluyorsa vay halimize. Bakın Yüce Allah Hz. Davut aleyhisselama ne vahy etmiş; “Mal/mülk benimdir, zenginler vekillerimdir, fakirler ayalımdır. Hangi zengin ayalıma sahip çıkmazsa onu azaba atacağım, umurumda da değil.” Fakirliğin imtihanı hamddir, şükürdür, fakat zenginliğin imtihanı çok zordur sınavı geçenlere ne mutlu. Yüce Rabbim muhannete muhtaç etmesin, onurlu bir yaşam cümlemize nasip etsin, dünya ve ahrette serfiraz eylesin. Selam ve dua ile
Yükleniyor...
|