Bugün: 08 Ekim 2025 Çarşamba
Anasayfam Yap Favorilere Ekle Künye
Yeni Üyelik Üye Girişi
  • Ana Sayfa
  • Foto Galeri
  • Video Galeri
  • Seri İlanlar
  • Firma Rehberi
  • Tüm Yazarlar
  • İletişim
  • SON DAKİKA
    Diyarbakırlı Esnaflar Kaldırım, ve Asfalt…
    Hasan Doğan: “Ne tehdide ne…
    Hazro Belediye Başkanı Fuat Mehmetoğlu:…
    Çüngüş’te Bağ Bozumu ve Nar…

    KUTLU DOĞUM VE HUDEYBİYE ANLAŞMASI (2)

    17 Nisan 2013, 12:30
    12
    14
    16
    18

    Yine bu dönemde zahiri kılıçla asla İslâmı kabul etmeyen, bir siyâset dahisi olan Amr bin Âs (r.a) ve bir savaş stratejisi uzmanı olan Halid bin Velid (r.a.) gibi şahsiyetler İslâmın nurlu manevî fethine gönüllerini kaptırarak Müslüman olma şerefine eriştiler.

     

    Allah-u Teâlâ, İslâm dininde hakiki zaferin, manevî sahada gönüllerin fethedilmesi, insanların böylece İslâm halkasına dahil edilmesi olduğu gerçeğini, Hudeybiye anlaşmasını "Feth- i Mübin" yani "apaçık bir fetih" olarak tavsif ederek anlatıyordu.

     

    Buna işaretle İmam-ı Zühri "Hudeybiye anlaşmasından önce İslâmda, ondan daha büyük bir fetih olmamıştır..." denilmiştir.

     

    İbn-i Kesir tefsirinde aynı konuya müçtehid sahabi İbn-i Mes'ud (r.a.) "siz fetih olarak Mekke'nin fethini kabul ediyorsunuz. Halbuki biz, asıl fetih olarak Hudeybiye antlaşmasını sayıyoruz!" rivayeti yer almaktadır.

               

    İşte bizim önderimiz olan Hz Peygamberin ileri görüşlüğü ve mükemmel yöneticiliği ile birçok insana göre mağlubiyet sanılan anlaşma, apaçık bir galibiyete dönüşmüş oldu.

     

    Fethullah Gülen hoca efendinin barış süreciyle ilgili yaptığı değerlendirmede şu ifadesinde belirttiği gibi “sulhta hayır vardır” diyoruz.

     

    Elbette ki, Kureyş kafirlerinden bir hayır beklenmediği gibi kandan beslenen Ergenekoncu zihniyet ve uzantılarından da bir hayır beklenmemektedir.

     

    Hele CHP ve MHP’den asla!... Ancak hayrı talep eden Türkiye’nin çoğunluğu itibariyle hayra yönelik adım atılması ile umulur ki hayırla neticelenir.

               

    Peygamberimizin bu yaşantısından çıkaracağımız örnekler vardır.

     

    İslam Peygamberi her zaman sulhtan yana olmuş savaşı ancak din, namus, vatan ve kutsal değerlere saldırının defedilmesi amacıyla yaptığı görülmektedir.

     

    Dolayısıyla, bizlerde savaştan yana değil, barıştan yana tavır almalıyız.

     

    Ne Kürdün, ne de Türkün çocukları kirli bir savaşta birbirlerini kırmasınlar diyoruz. Bu savaşın kimin başlattığı, kimin ne kadar haklı olduğu yeni ve tekrar tekrar yaşanacak kayıpları geri getirmeyecektir.

     

    Kısacası, Ergenekon Kürdü Türk’e, Türkü Kürde kırdırırken, bizler onurun mu peşinde olmalıyız yoksa Türkiye’ye ait katma değer sağlaması gereken insanlarımızın kaybını önlemesini mi sağlamalıyız?

     

    Buna iyi karar vermek zorundayız.

     

    İşte muhteşem Hudeybiye anlaşması ve sonuçları, belki kafir olarak yaşayıp ve ölecek insanların bu barış ortamı ile sahabileşmesini sağlaması en önemli bir sonucudur. Çünkü, peygamberimiz;

     

    “Bir kişinin senin vasıtanla hidayete ermesi, güneşin doğup battığı her şeyden hayırlıdır” diyerek bize önemli bir yolu gösteriyor. İnsanı Allah c.c. adına kazanmak.

    Benim Yavuz Sultan Selime dedem diye hitap etmem ırkçı veya bilgi eksikliği ile bakanlarca “nerden senin deden oluyor” ifadesini sordurmaya vesile olmuştur.

     

    Ben derim ki, evet Osmanlının hepsi benim dedemdir, çünkü Kürdüyle Türküyle, Arabıyla etle kemik olan bir toplum oldular.

     

    Ne et kemikten ayrılır, ne kemik etten, ayrılırsa da yaşam olmaz.

     

    İşte şu an Türk ve Kürt için de aynı durum söz konusudur.

     

    Size bir örnek vereyim:

     

    Tarihçi Mehmet Niyazi Yemen ile ilgili Osmanlıyı anlatırken diyor ki “ 1850 ile 1930 arasında kesin belli olmamakla birlikte 300 bin ile 1 milyon arasında Osmanlının Yemen’de şehidi var.

     

    Ben Yemen’i gezmeye gittiğimde Osmanlının çekilmesinden sonra ayrıldığı yer olan Sana’nın Şerare meydanını aradım bulamadım.

     

    Yaşlıca bir adama sordum o da isminin Tahrir (Hürriyet) meydanı olarak değiştiğini anlattı ve yerlerini gösterdi. Bende neden Tahrir ismini koydunuz?

     

    Osmanlıdan kurtuluş olarak mı koydunuz?

     

    O da “öyle şey olur mu?…

     

    Hangi dangalak kendi devletinden kurtuldu diye hürriyet ilan eder ki? Bunun adını imamlıktan güya Cumhuriyete geçtik diye koydular” dedi

     

    İşte bu gün Osmanlının çekildiği her yerde zalimlerce kan, zulüm akıp durmaktadır.

     

    Osmanlının torunları olarak bizlere bile Osmanlıyı yanlış anlattılar. Hem Türkü, hem Kürdü Osmanlının günahına bilerek veya bilmeyerek girdi.

     

    Yakın zamanlarda gerçeklerin açılmaya başlamasıyla şanlı dedelerimiz Osmanlıların hakikaten şanlı bir tarih yazdığını görmekteyiz.

     

    Elbette ki bu gün olduğu gibi o zamanlarda da yanlış yapanlar olmuştur biz o azınlıkta ki yanlış yapanlara değil genel anlayışa bakarız.

     

    Bu gün Ak Parti’nin genel itibariyle olumlu azınlıkta da olsa, hataları olsa hatalarını gördüğümüz gibi. Bu nedenledir ki şu alternatifi görülmemektedir.

     

    Elbette ki bizler daha iyiye gitmek amacıyla yanlışların da olmamasını istediğimizden eleştiri hakkımızı kullanmaktayız. Benim Osmanlıya bakış açım budur.

     

    Sözlerimin başında da ifade ettiğim Kainatın en şerefli varlığı Peygamber (a.s) efendimizin doğumunu tüm kalbimle kutluyor, barışın, kardeşliğin, sevginin, hukukun ve adaletin ülkemin her karış toprağına dalga dalga yayılmasını Cenab-i Allah’tan niyaz ediyorum

     


    YORUM YAZ, SEN DE GÖRÜŞÜNÜ BİLDİR
  • Yükleniyor...
    YAZARLAR Tümü
    YILMAZ ACU BİR İNSANLIK ABİDESİNE VEDA: MERHUM FERİT BORA
    Yahya ERİKLİ 7. CÜZDEN MESAJLAR..
    MEHMET ÇET Yeni yılınız ( 2024 ) Kutlu Olsun
    ibrahim GÜÇLÜ Hikûmeta Kurdistanê divê baş bizane ku îro dereng e û lê sibê derengtir dibe…
    Abdülkadir Nur GÖRDÜK DEPREM VE MUHASEBE
    GAZETE MANŞETLERİ
    SON DAKİKA
  • Diyarbakırlı Esnaflar Kaldırım ve Asfalt
  • Hasan Doğan: “Ne tehdide ne şantaja boyun
  • Hazro Belediye Başkanı Fuat Mehmetoğlu:
  • Çüngüş’te Bağ Bozumu ve Nar Festivali
  • Soğuk algınlığı şikayetleri arttı,
  • Başkan Ali Erdem: ‘Gazze’nin
  • Diyarbakır’da Akboz Siemens Dualarla Açıldı
  • Yeniden Refah Partisi Diyarbakır İl
  • FOTO GALERİ Tümü

    • Komik Resimler

    • Manzara Resimleri

    • RASTGELE RESİMLER
    ÖZEL HABER
  • Soğuk algınlığı şikayetleri arttı, vatandaşlar şifalı
  • Bağlar’da kaçak hayvan kesimine büyük darbe: 23 iş yeri
  • Acil Tıp Uzmanı Dr. Ayhan Tabur’un Görev Aşkı Takdir Topluyor
  • CHP Silvan İlçe Kongresi 29 Eylül’de Yapılacak
  • Diyarbakırlı duyarlı iş adamı Bozkuş, öğrencileri unutmadı
  • Havalimanında Unutulan Eşyalar Diyarbakır’da Vatandaşlarla
  • Muş’tan Diyarbakır’a Uzanan Mutluluk
  • Feyza Tekidi, Yılmaz Atalay ile dünyaevine girdi
  • Diyarbakır’da Okul Kıyafeti Tartışması: “Bizi Hedef
  • Tosunlu 'dan İsrail’e Sert Tepki: “İnsanlık Suçu İşleniyor,
  • HAVA DURUMU
    VİDEO GALERİ Tümü

    • Davos'un Arka Planı

    • Günün en çok izlenen komik video

    • Recep Tayyip Erdogan One minute!
    NAMAZ VAKİTLERİ
    SÜPER LİG
    ARŞİV
    Anasayfam Yap | Sık Kullanılanlara Ekle | Künye | İletişim | Sitene Ekle | Reklam| RSS 2.0 2025 © Diyarbakır Haber Merkezi Tüm Hakları Saklıdır !

    Yazılım: Haber-Sistemi