MARDİNKAPLI KADO

Yazımın başlığını şimdi hepiniz merak ediyorsunuzdur. Kimdir bu Mardinkapılı Kado diye söyleniyorsunuzdur.  Hemen söyleyeyim.10 yıldır Türkiye’yi yöneten kadronun hem içinde yer alan hem de o kadronun liderinin her zaman en yakınında olan isimdir. Türkiye’nin en kıdemli İçişleri Bakanlığını yapan birisidir.  Son derece dürüst, dost canlısı, sempatik ve sevilen bir halk adamıdır. Siyaset kadrosu içerisinde devleti en çok bilen ve tecrübeli devlet adamıdır. Evet  Abdülkadir Aksu’dan bahsediyorum. Bu lakabını bende Cuma günü onun adının verildiği Mikro Kredi Sur Şubesinin açılış töreninde asılan ‘ MARDİNKAPILI KADO HOŞGELDİNİZ’ yazılı pankartla öğrenmiş oldum. Hemen yanımda Mikro Kredinim mimarı olan Türkiye İsrafı Önleme Vakfı Başkanı Prof. Dr. Aziz Akgül’e  sordum. ‘Siz mi yaptırdınız bunu ‘ diye. Oda ‘ Evet. Bakan beyin gençliğinde Diyarbakır’daki lakabı Mardinkapılı Kado idi’ cevabını verdi. Tam o sırada Abdülkadir Aksu’nun söylendiğini işitim. Aziz Akgül’e ‘Lan Aziz ne bu’ demesi herkesi gülüp geçirtti.  Bu kahkahalarla Abdülkadir Aksu’nun Diyarbakır gezisi oldukça  renkli ve keyifli başladı. Her zaman Diyarbakır ve Diyarbakırlının yanında olmuş, hemşerisi aradığında gecenin bir yarısında bile telefonuna çıkmış dost canlısı Abdülkadir Aksu, hafta sonu memleketindeydi. Yani Diyarbakır’daydı. Onu tanımayan bilmeyen yoktur ama yine de Aksu’yu yeni nesillere tanıtmakta fayda var.

Gelin hep beraber bir kez daha Aksu’yu tanıyalım. 1944 yılında Diyarbakır'da doğan Aksu, İlköğretimini Diyarbakır Cumhuriyet İlkokulu'nda, orta öğrenimini Ziya Gökalp Lisesi'nde tamamlamış.

1968 yılında Siyasal Bilgiler Fakültesi'nden mezun olup Aynı yıl Diyarbakır Maiyet Memurluğuna atanmış. Aksu, staj dönemi içinde Ergani Kaymakam Refikliği, Bismil İlçesi Sinan Bucak Müdürlüğü, Genç, Akçadağ ve Doğanşehir Kaymakamlığı görevlerinde bulunmuş.. 1970 yılında 50'nci Dönem Kaymakamlık Kursu'nu başarıyla bitirmiş ve Kınık Kaymakamlığı'na atanmış. 1971-1973 yılları arasında askerlik görevini yaptıktan sonra  sırasıyla 1973-1976 yılları arasında Sarıkaya Kaymakamlığı, 1 Eylül 1976-9 Ekim 1977 tarihleri arasında Malatya Emniyet Müdürlüğü, 9 Ekim 1977-30 Ocak 1978 tarihleri arasında Kahramanmaraş Valiliği ve 1980 Eylül ayına kadar Merkez Emniyet Müdürlüğü ve Emniyet Genel Müdürlüğü görevlerinde bulundu.

29 Ağustos 1980 tarihli Bakanlar Kurulu Kararı ile Rize Valiliği'ne, 17 Ekim 1980 tarihli kararnameyle de Merkez Valiliği'ne atandı. Rize Valiliği sırasında Belediye Başkanlığı görevini de yürüttü. 9 Şubat 1984-18 Eylül 1987 tarihleri arasında Gaziantep Valiliği yaptı. 1985 yılında Yılın Bürokratı seçildi. 29 Kasım 1987 tarihinde Anavatan Partisi'nden 18'nci Dönem Diyarbakır Milletvekili seçildi. Aralık 1987 tarihinde de Anavatan Partisi Türkiye Büyük Millet Meclisi Grup Başkan Vekili oldu.31 Mart 1989 tarihinde İçişleri Bakanlığı'na atandı. Bu görevini, 24 Haziran 1991 tarihine kadar yürüttü.

24 Aralık 1995'te ANAP Diyarbakır Milletvekili olarak meclise girdi. ANAP Grup Başkan Vekilliğine daha sonra da GAP'tan Sorumlu Devlet Bakanlığı'na getirildi. 16 Ağustos 1996 tarihinde Refah Partisi'ne (RP) katıldı. Bu partide Genel İdare Kurulu Üyesi ve Genel Başkan Yardımcılığı görevlerinde bulundu. RP'nin Anayasa Mahkemesi tarafından kapatılmasından sonra Fazilet Partisi'ne (FP) girdi. FP'nin kapatılmasının ardından yeni kurulan AK Parti'ye katıldı. Bu partide Yerel Yönetimlerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcılığı görevini sürdürdü.

Daha sonra AK Parti’nin kurulmasında görev aldı ve bu partiden de İstanbul Milletvekili olarak meclise girdi. İki dönem İçişleri Bakanlığı ve 3 yılda Genel Başkan Yardımcılığı görevini yürüttü. Aksu, halen Partinin MKYK üyesi ve İstanbul Milletvekili olarak görev yapıyor.

Evet. Kısa bir tanıtımdan sonra Aksu’nun 2 günlük Diyarbakır gezisindeki izlenimlerimi  sizlerle paylaşayım. Diyarbakır’ın yerli ailelerinden birine mensup olan Aksu, hem devlet hem de siyaset hayatında çok başarılı olmuş ve üst seviyelere ulaşmıştır. Her zaman memleketi olan Diyarbakır ve hemşerisinin yanında olmuş onların dertlerine derman olmaya çalışmıştır. Aksu, her fırsatta memleketine gelir buradaki hemşerileriyle kaynaşır ve hasret giderir. Bu geleneği yıllardır sürdürüyor. Hafta sonu da sürpriz bir ziyaret gerçekleştirdi memleketine. Eşi Emine hanım, oğlu Murat,  kızı Aysun Aksu ve torunlarıyla birlikte 2 gün tarih ve kültür kenti olan Diyarbakır’da hemşerileriyle bir araya geldi.

Hafta sonu Cuma sabahı kentte gelen Aksu ve ailesini havaalanında coşkulu bir kalabalık karşıladı. Sayın Aksu’nun aynı zamanda gazetemizin yazarı olması nedeniyle havaalanındaki  karşılama töreninde bende  yer aldım.  Tek bir kişiyi atlamadan herkesin elini sıkıp hal hatır sorması bir kez daha sempatikliğini  gösterdi. Havaalanından Valiliğe geçtik. Burada İl Valisi Mustafa Toprak’ı ziyaret eden Aksu daha sonra Cuma namazını kılmak üzere Anadolu’nun en eski camisi olan Ulu camiye geldi.. Cami avlusundaki kalabalık birden karşılarında Aksu’yu görünce yüzlerindeki tebesümü dışa vurup başladılar Aksu ile tokalaşma yarışına girmeye. Aksu, burada da tek bir insan atlanmadan herkesin eli tutup hal hatır sordu. Hemşerilerinden çözüm sürecine de destek isteyen Aksu, namazın ardından isminin verildiği Mikro Kredi Sur Şubesinin açılış törenine katıldı. Burada kendisine birden fazla  sürprizler  yapıldı.Birincisi Türkiye İsrafı Önleme Vakfı Başkanı Aziz Akgül tarafından Sur şubesine  Abdülkadir Aksu isminin verilmesi idi. İkincisi gençlik yıllarında Diyarbakır’daki lakabı olan ‘Mardinkapılı Kado’ yazılı pankartla o yılları ona hatırlatmaktı. Üçüncüsü ise ondan habersiz evindeki resim arşivinden kızı Aysun hanım aracılığıyla alınan eski fotoğraflarıyla bir slayt gösterimi ile kısa bir belgesel sunumuydu. Eşi çocukları ve torunlarıyla  slayt gösterimini izleyen Aksu’nun oldukça duygulandığını gözlemledim. Sadece o değil hemen yanında oturan ve her zaman ona en büyük desteği veren eşi Emine hanımın da gözlerinin yaşardığını gördüm.

Hem duygulu, hem sevinçli hem de keyifli geçen bu açılışın ardından bu kez partinin düzenlediği etkinliklere katıldı. Ardından da gazetemizi ziyaret etti. Bizlerde sayın Aksu ve misafirlerini en iyi şekilde ağırlama gayreti içerisinde olduk. Yaklaşık 1 saat süren ziyarette geniş geniş sohbet etme imkanı bulduk. Çözüm süreci ve kentteki sorun ile gelişmeler hakkında nacizade fikrimizi ve görüşlerimizi aldı sayın Aksu. Aksu’nun 2 Gün devam eden Peygamberler ve Sahabeler şehri gezisinde büyük bir coşku vardı. Şüphesiz ki, en keyiflisi Eğil ilçesiydi. Burada kutsal mekanların ziyaret edilip dua edilmesi de ayrı bir heyecan verdi Abdülkadir Aksu’ya. Yine eşi, çocukları ve torunlarıyla birlikte feribot gezisi de ona stres attırdı. Özet olarak Abdülkadir Aksu’nun Diyarbakır gezisi her açıdan pozitif geçti. Kendisi de bu geziyle akrabaları, dost ve hemşerileriyle hasret gidermesine vesile oldu.

Eşi Emine hanım ve oğlu Murat Aksu da hemşerileriyle yakından ilgilenip dertleşti. Aksu ailesinin alçak gönüllüğü, sıcaklığı, sempatikliği hemşerileriyle kucaklaşmaları memlekette onlara olan sevgiyi biraz daha artırdı. Her fırsatta ailece memleketlerine gelmeleri insanlarla iç içe olmaları hemşerileriyle kucaklaşmaları  onlara olan sevgiyi hep artırdı, artırıyor da….