TABAN TAYYİBİ FAİZ LOBİSİNE YEDİRMEDİ!

            Bana göre dün gece Türk siyasal tarihinde bir Milat oldu.

Şiddetten, çatışmadan, kırıp dökmeden uzak bu yüzbinler gönülleriyle ve bedenleriyle alanı hınca hınç doldururken, bu manzaradan benim anladığım, uyanan ve artık emperyalist oyunlara fırsat vermeyen milletimiz Tayyip Erdoğan’ı faiz lobisine yedirmeyeceğini de gösterdi.

Küresel güçlerin, kolonyalizmden beslenen kompradorların, savaşsız, kansız ve sömürüsüz yaşamayan vahşi kapitalizm baronlarının dün geceki alanı gördüklerinde eminim hevesleri kursaklarında kalmıştır.

Sosyal paylaşım sitelerdeki bütün saldırılarına, dünya medyasına milyonlarca dolar değerinde verdikleri reklamlarına, Türkiye içinde kullandıkları bütün ajanlarına ve kullandıkları bir kısım Türk medyasına rağmen Hükümeti düşürememenin ve bütün Türk milletini sokağa döktürememenin üzüntüsünü yaşamışlardır.

Önceki yazılarımda yapılan eylemlerde masum vatandaşın kullanıldığı, içlerinde bir çok ajan, provokatör olduğunu ve bu provokatörlerin ortalığı talan ettiğini yazınca birileri uydurduğumu söylemişti.

Ancak hepsinin nereden ve nasıl geldikleri devlet kurumlarınca tespit edildi.

Asla benim demokratik eylemlerin ve demokratik yollardan hak aramanın karşısında olduğum anlaşılmasın, bütün hayatım boyunca hukuksuzluk ve adaletsizlikle meşru dairede mücadele etmiş, OHAL’ın en acımasız savaşını görmüş biri olarak, Gezi eyleminin amacının ve başvurulan yöntemlerin doğru olmadığını ve hiçbir şeyin şiddeti mazur gösteremeyeceğini ifade etmeye çalıştım.

Özellikle CHP, TKP ve İP gibi partilerin samimi olmadıklarını, Güneydoğu dağlarında binlerce hektarlık ormanlık alanları ve hayvanlar yakılırken, hatta bizim köydeki yaşanan olay gibi insanlar diri diri yakılırken ve Dutveren’de bir yaşındaki çocuk askerlerce evin içinde cayır cayır yakılırken bunların gıkı çıkmadı.

Bunların bugün kesilen 15 ağaç için bu kadar kıyameti kopartmalarına inanmak bana akıldışı geliyor.

Bir yaşındaki çocuğun, onlarca insanın ve binlerce dönüm ormanın yakılmasına ses çıkarmayanların 15 ağaç için demokrat, aydın ve duyarlı olduklarını söylemek en başta Kürt halkına ve bütün Türk milletine en büyük hakarettir.

            Erdoğan’ın halka hitap ederken kullandığı bu ifadeler insanların yüreklerinde taht kurmayı başaran ifadeler oldu.

            “Seccade üstünde dua eden ninelere selam olsun, Mekke’ye, Medine’ye selam” olsun ifadeleri kalabalık tarafından en çok alkış alan ifadeler oldu.

            Erdoğan; Ak Parti iktidarının bugünlere birlik, dayanışma ve gönüllerle geldiğini, dik durduklarını ama dikleşmediklerini, kavgayla, çatışmayla, vandallıkla, kırıp dökmekle işlerinin olmadığını belirtti.

            Erdoğan küresel güçleri kastederek “faiz lobisine rağmen geldik. Faiz lobisinin tehdidine boyun eğmedik ve eğmeyeceğiz. Bu milletin alın terini onlara yedirtmeyeceğiz. Yüzde ellinin değil tamamına hizmet ettik.

Hakkari, Iğdır ve Şırnak’ta havaalanın yapıldığını söylenseydi kim inanırdı? Havaalanı sayısını 26’dan 56’ya çıkardık.” dedi.

            Küresel güçlerin iktidarı düşürmek istediklerine atfen Erdoğan şunları söyledi. “Emaneti verende millettir. Alanda millettir. Millet dışında hiç kimse bu emaneti alamaz. Hiç kimsenin vandallıkla mala, insana zarar vermesine göz yumamayız.

Gezi olaylarında bir Başkomiser şehit oldu ve 2 vatandaş hayatını kaybetti.” dedi.

            Eylemde şiddet ve orantısız güç kullananların yönelik incelemenin başlatıldığını belirten Erdoğan, eylemcilerin yağmalama, Türk bayrağını yakacak kadar azgınlaştıklarını, kağıt toplayan vatandaşın hayatına kastettiklerini ve eylemlerin son bulması gerektiğini söyledi.

            Gezi eylemleri olaylarında en net duruşu sergileyen MHP Lideri Bahçeli oldu.

MHP’nin siyasal duruşuna karşı olmama rağmen Bahçeli’nin bu tavrını kutluyorum.

Hakkını vermek gerekir ki daha önce yine Bahçeli ülkücü gençlerin sokağı çıkmalarını ve yaşanabilecek kardeş kavgasını da önlemiştir.  

            Gezi olaylarında en çok kafası karışık olan, nerde tavır ve tutum sergileyeceğini kestiremeyen BDP ve PKK oldu.

BDP Lideri Demirtaş önce “bizim ırkçı ve faşistlerle bir araya gelmemiz söz konusu olamaz.” dedi.

Ama eylemin en ön sıralarında BDP vekili Sırrı Süreyya Önder oldu.

BDP “Kürtler bu oyunlara gelmeyecektir.” derken BDP’nin “irademiz” dediği PKK Lideri Abdullah Öcalan bugün “gezi olaylarını selamlıyorum.” dedi.

Yine bugün Nuçe TV’ye konuşan Demirtaş; “Öcalan provokasyona dikkat edilmeli. Meydan Ergenekoncu, ulusalcılara bırakılmamalıdır.” Söylediğini söyledi.

Bütün bu yaşananlara baktığımızda milletimiz artık uyanmıştır. Artık darbe çığırtkanlığı yapanlara ve şiddete başvuranlara prim vermiyor. En önemlisi de iradesine ve geleceğine sahip çıkıyor. O yüzden bu millet Tayyibi küresel güçlere yedirtmeyecektir.